{ "title": "Sakalı Şerif", "image": "https://www.sakal.gen.tr/images/sakali-serif.jpg", "date": "19.01.2024 16:39:17", "author": "Dilek yurt", "article": [ { "article": "
Sakal-ı Şerif, sevgilipeygamber efendimizin mübarek sakal-ı Müslümanlar tarafından alınır, bereketlenmek için saklanır ve günümüze kadar süre gelen bu güzel emanete verilen isim. “Lıhye-i saadet” diye bilinen sakal-ı şerif mübarek ramazan ayı ve diğer mübarek gün ve gecelerde Müslümanlar tarafından ziyaret edilmektedir. Ashab-ı kiramın (Radıyallahü anhüm) her biri peygamber efendimizi çok severlerdi. Bu nedenle peygamber efendimizin bildirdiklerine göre, yaşamaya çalışırlar. Peygamber efendimizin hatırası olan güzellikleri muhafaza ederek mübarek olarak sayarlardı. Peygamber efendimizi veda haccında da Ma'mer el-Adeviyye bin Ebu Süfyan sakal tıraşı ettiler. Diğer zamanlarda da peygamber efendimizi başka kişiler tıraş tıraş etmişlerdir. Ashab-ı kirama da saçlarını ve sakallarını kestirmelerini emir etti. Bu emri uygulamaya çalışanlar için de: ya Rabb saçları ve sakalını kestirenlere sen rahmet eyle. Diye buyurdu. Peygamber efendimiz tıraş olduğu zaman saçları ve sakallarınının ashab-ı kirama verilmesine izin verdiler. Tirmizi'nin söylediğine göre, peygamber efendimiz önce sağ tarafını tıraş ettirirdi ve bu sakallarını ilk olarak Ebu Talha'ya verdi. Sol tarafını da tıraş ettirerek başka ashab-ı kirama dağıtılmasına izin verdi. Ashab-ı kiram Peygamber efendimizin bir alameti taşımakta büyük istek gösterirlerdi. Halid bin Velid, Ebu Talha'dan Peygamber efendimizin kesilen saçları ve sakallarından bir tutam aldı. Bu mübarek sakalları bir kap içine koyarak başlığı içerisinde ölümüne kadar taşıdı. İlk öncelikle ashab-ı kiram olmak üzere başka Müslüman devlet adamları, kumandanlar ve Müslüman kişiler bu geleneği devam ettirdi. Ellerindeki sakal-ı şeriflere kıymetli muhafazalar yaptırdılar.

Bu muhafazalar içerisinde saklanan ve özel mekanlarda muhafaza olarak saklanan sakal-ı şerifler Müslümanlar tarafından bereketlenmek amacıyla ziyaret edildi. Öncelilkle Horasan, Anadolu, Cezayir'de yaşayan Müslüman kişiler sakal-ı şeriflere özen gösterdiler. Bu ülkelerde köy camilerinde hatta bazı zengin konaklarda sakal-ı şerif yer aldı. Sakal-ı şeriflerin saklanması için iki ucu bal mumu ile örtülmüş silindir şeklindeki şişelerde olmaktadır. Bu muhafazaların kenarları altın çerçeveli ve elmas taşlı sanat olanları vardır. Bu muhafazalar kat kat bohça içerisinde bir kutuya koyarlardı. Bu kutular yine kırk kat bohçaya sarılarak özel olarak yapılmış olan sandukada saklanır. Sandık üzerine yeşil bir örtü serilerek bulunduğu binanın içerisinde en saygıdeğer köşeye, camilerde minberlerin son basamağından sonra yüksekçe bir rahle üzerine yerleştirilerek muhafaza edilir. Sakal-ı şerif ziyaretleri kandillerde, yatsı ve teravih namazlarından sonra yapılır. Salavat getirerek bulunduğu yerden alınır ve mihrabın önünde yüksek bir yer üzerine konur. Caminin imamı ve mahallenin güzel sesli hafızları ile salatü selam söylenerek önce erkekler tarafından ziyarete açılır. Daha sonra ise kadınlara ve çocuklara ziyarete açılır. Sakal-ı şerif bulunmayan yerlerde, geçici olarak sunulmasında ve ziyarete açılmasında bir mahzur yoktur. Şu anda Topkapı Sarayında mukaddes emanetler bölümünde bulunur. Bunların içinden yirmi dört kadarı altın ve kıymetli taşlarla süslü kutularda saklanmaktadır.
" } ] }